Mona Hotel İç Mekan Tasarımı

Ankara'nın kentsel dokusu içerisinde, şehrin en merkezi noktalarından Kavaklıdere'de yer alan Mona Hotel giriş, lobi ve yatak odası bölümleri iç mimari tasarımı ve uygulaması DererOmay Mimarlık tarafından gerçekleştirilmiş. Projede kısa süreli konaklama ihtiyacına cevap vermenin yanı sıra misafirlerin kendilerini evlerinde hissetmelerini sağlayacak, samimi ve huzur veren bir atmosfer yaratılması hedef alınmış. Şu anda olduğu gibi daha önce de otel olarak kullanılan altı katlı yapıya ait tüm mekanlar tamamen yeni baştan kurgulanmış.

DererOmay Mimarlık projenin iç mimari tasarımında sahip olduğu birikimi ve tasarım değerlerini işverenin beklentileri ile bir bütün olarak değerlendirerek Art Nouveau dönemine ait dokunuşlarla klasik tarzı temsil eden mekanlar yaratmış. Katlar arasındaki bağlantıyı sağlayan merdiven boşluğu otelin gelen çizgisinin belirlenme sürecinde en önemli çıkış noktasını oluşturmuş. Mekanlarda doğal ve sıcak renklerin kullanımı tercih edilirken, malzeme seçimlerinde ahşap ve mermer gibi doğal ürünler ön planda tutulmuş.

Karşılama ve bekleme amacına yönelik olarak düzenlenen, giriş katında yer alan lobi bölümünde mermer, duvar kağıdı ve ahşabın uyumu dikkatleri çekerken, tamamen özel olarak üretilen mobilyalar ile mekanın nostaljik ve bir o kadar ihtişamlı çizgisi gözler önüne serilmiş. Alışılagelmiş resepsiyon bankosu anlayışından uzaklaşarak, Art Nouveau çizgisinin yansıtıldığı karşılama bölümünde yer alan banko ve mobilyalar tamamen özel olarak tasarlanmış ve üretilmiş. Genel çizgiye esin kaynağı olan merdiven bölümünde yer alan korkuluklar DererOmay Mimarlık'ın özel olarak tasarladığı motiflerle zenginleştirilmiş. Merdiven basamaklarının dış konturunda mermer, orta bölümlerinde ise halı kullanılmış.

Otelin genelindeki aydınlatma tasarımı mümkün olduğunca gün ışığından yararlanacak şekilde planlanırken, genel mekanlarda ve odalarda LED aydınlatma elemanlarının kullanımı ön planda tutulmuş. Lobi bölümünde varak kaplı tavanlarda oluşturulan kubbe formunu vurgulayacak şekilde şerit LED'ler yerleştirilmiş.

Dört farklı tipte, 32 adet odanın yer aldığı yapıda odalar tüm beklentilere cevap verebilecek şekilde detaylandırılmış. Tüm odalarda genel çizgiyi koruyacak şekilde özel olarak tasarlanan mobilyalar kullanılmış. Ahşabın klasik çizgisinin yansıtıldığı dolaplarda ve yatak bölümlerinde ceviz kaplama zeminlerde ise meşe kaplama tercih edilmiş. Tekstil ve hali seçimlerinde doğal ve sıcak renkler ön planda tutulmuş. Tüm odalarda özel otomasyon sistemine bağlı aydınlatma elemanları dinlendirici etkiyi vurgulayacak şekilde düzenlenmiş. Bununla birlikte, camlarda gün ışığını geçirmeyen uzaktan kumandalı blackout perde sistemi kullanılmış. Banyolarda ise doğal mermerin hakim olduğu, duvar kağıdı ve cam ile oda tipine göre değişkenlik gösteren tasarımlar ortaya çıkartılmış.