Karaburun’da Ev
ofisvesaire tarafından tasarlanan ev İzmir Karaburun’un Kaynarpınar mahallesinde bulunuyor.Tasarımcılar, projeyi anlatıyor:
Karaburun’da, 2019’un ocak ayında tamamlanan ev ofisvesaire için oldukça özel bir yapı. Ekip ilk kez mimari ve iç mimari tasarımın yanında aynı projenin proje ve uygulama yönetimlerini de üstlenerek oldukça yoğun bir süreç deneyimlemiş. Bu yoğun, yorucu ancak her detayında var olabilmekten ötürü, bir o kadar da tatmin edici olan sürecin ofis ve de projeye katkı koyan tüm ekip üyeleri açısından dönüştürücü olduğunu söylenebilir.
Yer
Ev, Mordoğan-Karaburun arasında yer alan Kaynarpınar bölgesinin yamacında, denize neredeyse 180 derece panoramik şekilde açılan bir arazide yer almaktadır. Alana gittiğimizde yerin deniz ile kurduğu görsel ilişki bizi çok heyecanlandırsa da projenin asıl dayandığı nokta eğimdi. Yamaçtan denize doğru 25 metre uzanan arazideki 14 metre kot farkı, projenin her anlamda çıkış noktasını oluşturdu.
Mimari Tasarım Yaklaşımı
Neredeyse %55 eğime sahip araziye uyum sağlamak amacıyla ev 4 farklı kotta; fonksiyon farklılıklarından dolayı ise 2 farklı kütle olarak tasarlanmıştır. Teraslanarak eğimle ilişki kuran yapı, kotun yüksek olduğu batı yönündeki arka cephede iki kat boyunca gömülü kalmaktadır. Gömülülük durumunun yan cephelerde azalmasıyla yapı kendisini kısmen hissettirmekte, denize bakan doğu yönlü ön cephede ise tamamen açığa çıkarak dış mekânla kurduğu ilişkiyi en üst seviyeye taşımaktadır. Eve giriş ana kütleden yapılmakta ve bu kütlenin orta kotuna yerleşen giriş katında ise ana yaşam alanı olarak kurgulanan salon ve mutfak yer almaktadır. Bu kurguda ana yaşam alanı, üst kattaki ebeveyn yatak odası ve buna ait yaşam alanı ile alt katta bulunan çocuk ve genç odaları arasında bir geçiş alanı oluşturmuştur. İkinci kütle ise projeye yarı-açık bir geçiş bırakarak ana kütleden kopmakta ve en alt kattaki kapalı otopark ile birlikte konuk bölgesini oluşturmaktadır. Bu kopma sayesinde misafir odası kendi içinde özelleşmekte ve yapı topoğrafyaya daha iyi oturmaktadır. Bu kütlenin çatısı olan teras, evin kapalı yaşam alanı ile ilişkili biçimde yarı-açık oturma ve seyir alanları sunmaktadır. Yapının kısmen gömülmesi ile farklı kotlarda açık alan kullanımları elde edilirken, bir yandan da ana kütlenin toprak ile zarflanması sağlanarak ısıl açıdan ideal bir yalıtım durumu oluşturulmuştur. Bu sayede bina, herhangi bir mekanik sistem devreye alınmasa da yaz aylarında serin, kış aylarında ise ılık kalabilmektedir.
Dolaşım Kurgusu & Ara Mekânlar
Karaburun ve çevresindeki mevcut yapılaşmayı incelediğimizde özellikle de son dönemde inşa edilen yapıların Karaburun coğrafyasının karakteristik bir özelliği olan eğimli arazi ile oldukça problemli bir biçimde ilişki kurduğunu gözlemlemek mümkün. Küçük bir taban alanına yerleşerek dikeyde uzayan yapıların, bulundukları bölgenin iklimini ve açık alan kullanım potansiyelini gözetmeksizin dış mekân ile sınırlı bir etkileşim kurduğu da dolayısıyla söylenebilir. Bu yaklaşım bölge genelinde problemli bir yapılaşmaya neden olurken, bina özelinde ise içe kapalı, mekânsal niteliği zayıf yapılar üretmektedir.
Bu bağlamda projenin ana hedefi eğimi doğru bir şekilde kullanarak topografyaya doğru bir şekilde oturmak olduğu kadar evin iç mekân yaşamını destekleyecek şekilde esnek açık alan kullanımları oluşturmaktır. Oluşturulan bu açık alanlar, bahar ve yaz aylarındaki kullanım düşünüldüğünde evin ana yaşam mekânlarını teşkil ederken, bazen de evin dikey ve yatay dolaşım kurgusuna bir alternatif yaratmaktadır. Evin içerisinde yer alan dolaşıma alternatif oluşturan açık pasaj, merdivenler, uçan manzaralı yol evin içerisine girmeden kotlar arasında hareket etmeyi ve bir mekândan diğerine dışarıdan ulaşmayı mümkün kılmaktadır. İç mekân ve dış mekân arasında oluşturulan bu muğlak durum ile yapıda dinamik bir mekân kurgusu hedeflenmiştir. Açık alanda bulunan bu geçiş ve dolaşım mekânlarına ek olarak-2.90 kotunda bulunan güneşlenme terasları ve oyun alanları; yaşam alanlarını barındıran +0.30 kotundaki barbekü alanı, yetiştirme terası, yarı-açık oturma ile seyir terasları ve +3.50 kotundaki ebeveyn yatak odasının uzantısı olan hobi terası evin farklı yaşlardaki kullanıcılarına çeşitli mekânsal niteliklerde esnek kullanımlar sunmaktadır.
Malzeme Kullanımı & İç Mekân Tasarım Yaklaşımı
Etrafı zeytin ağaçları ile çevrili oldukça kayalık bir arazide yer alan evin ve çevresinin tasarımında doğanın devamlılığı hedeflenmiştir. Mimaride doğal taş ve ahşabın, iç mekânda ise doğal mermerin yoğunlukla kullanıldığı projede bu malzemelere ek olarak oldukça dar bir malzeme paleti ile yalın bir tasarım dili tercih edilmiştir. Bu yalınlık ve nötr dil, halihazırda evin her kotundan görülebilen denizin evin iç mekânlarında tamamlayıcı olmasına imkân sağlamıştır. Evin araziye konumlanışı sırasında gerçekleşen toprak hareketleri de kullanılan malzemelerin bir anlamda belirleyicisi olmuştur. Temel öncesi süreçte yapılan kazı işlemlerinde alandan çıkarılan kayalar, yapının bahçe duvarlarını teşkil eden istinat duvarlarında ve -2,90 kotuna denk gelen havuz katı duvar kaplamalarında kullanılmıştır.