Taksim Changa Restaurant
Changa, Taksim Sıraselviler Caddesi üzerinde bulunan 1903’te I. Karagiannis tarafından tasarlanan ve inşa edilen İstanbul’un ender Art-Nouveau binalarından birinde bulunuyordu.Yapılan restorasyon çalışması sonucunda çağdaş mimari unsurlar yapiya eklenerek yeniden kullanımı gerçekleştirilmiştir.
Yapının ortasında yer alan merdivenin ilk iki yanında, biri caddeye diğeri arka boşluğa bakan karşılıklı odalardan meydana gelen üç kat restoran olarak tasarlanmıştır. Mevcut binaya ağırlık vermeden bir strüktür farklı alanlar inşa edilmiştir.
Dört katlı bir mekân olan Changa’nın en büyük tasarım özelliklerinden biri ustu camla kaplı mutfağıdır; restoran alanının zeminine delik açılarak cam malzemeyle saydamlık oluşturulmuş. Alt katta yer alan mutfak ile yukarı mekanlar arası ilişki kurularak tasarıma yeni bir soluk getirilmiştir. Barın olduğu birinci kat bu mutfağın üzerinde. Mutfak penceresi tek tarafı filmle kaplı olarak 4 ton kaldırabilen 4 santim kalınlığında lamine cam kullanılarak yapıldığından yukarıdan bakıldığında mutfakta çalışanlar görülebilir ancak endişe etmeye de gerek yok, çünkü aşağıdan yukarısı gözükmez.
Benzer örneklerine çokça rastlamadığımız bu tasarım, çizgisel olarak yeni bir çağdaş estetik yaratmak için Beyoğlu’nun kısıtlayıcı yapı kodları içinde kendine yer edinir. Tasarım, GAD tarafından yeni iç kurgular ve işlevler oluştururken Esma Sultan, Borusan, Divan gibi tarihi kabukların korunduğu bir dizi yapının erken orneklerindendir.
Binaya yapılan yeni katkılardan biri asansör ilavesidir. Doğal ışık ve ek fonksiyon mekanlarını sağlayacak parçaların yerleştirilmesinde mevcut kagir sistemi destekleyecek hafif çelik bir strüktür kullanilmistir. Çelik ve camın mimari konstrüksiyonda birlikte kullanılması sonucu yaratılan şeffaflık ile ışığın aşağı ve yukarıya doğru hareket ettirilerek ışık oyunları yapılması sağlanmıştır. Parçaların bir araya gelmesinde ve mekanların birbirine bağlanmasında eski ve yeni olanın bir arada düşünüldüğü gorulur. son iki mevcut kat ilave iki katla birlikte ofis ve farkli alanlara hizmet verir.
İstanbul’un en iyi restoranlarından birine ev sahipliği yapan Art Nouveau binanın giriş kapısı, pencere, tavan ya da yer döşemesi gibi hiçbir orijinal parça yerinden sökülmemiş veya değiştirilmemiştir.