Antalya Akvaryum
Antalya Arapsuyu Obia Kanyonuna tasarlanan yapının başlıca tasarım kararlarını topografyaya uyum ve siluet içinde kaybolma arzusu oluşturmuştur.Bunun yanı sıra ters düz konsepti ile de suyun altında olma hissiyatı verilmesi amaçlanmıştır. Yapının zemin kotunun geri çekilmesi ile ortaya çıkan gölgelikli kamusal alan geniş bir serinlik noktası oluşturmakta ve serinletici rüzgarların hakim olduğu güneybatı yönüne konumlanmaktadır. Yaklaşım, dağılım ve toplanma noktası olan bu gölgelikli alan, “akvaryum” için ön hazırlık alanını tanımlamakta ve dalgasal formda bir kabuk ile örtünmektedir. Bu kabuk, kamusal alan ve akvaryum arasında yatay bir ara yüz oluşturmakla birlikte kimi yerde zemine kadar inerek bilgilendirme noktalarını ve fast food alanını, kimi yerde ise yükselerek amfi alanlarını ve bilet satış gişelerini oluşturmaktadır. Kamusal alandaki rampa birinci kata ulaştığında kamusal sergi alanına ulaşılarak akvaryum ve kar dünyasına girişler sağlanır. Akvarum bilgilendirme ve deniz balıkları ile başlayan gezi rotası; mağara balıkları, Dünya nehirleri, denizanaları, Türkiye balıkları, yırtıcı balıklar, köpek balıkları, beş milyon litre su kapasitesi ile ana tank ve 131 m uzunluğundaki tünel ile son bulmaktadır. Rotadaki her bir durak, karakterine özgü tasarlanmıştır.
Çevredeki doğal kaynakların en etkin şekilde kullanılarak konfor seviyesini sürdürülebilirlik ile arttırmak hedeflenmiştir. Bunlardan birinin yeşil çatı olması ve diğer bir özeliğinin ise denizden su çekilerek hayvanlar için doğal bir ortam oluşturulmasıdır. Bu sayede ekonomik olarak da ciddi bir tasarruf sağlanmaktadır. Sürdürülebilirlik açısından projede yeşil çatı kullanımının termal, hidrodinamik ve koruyucu özellikleri sayesinde faydalar sağlamaktadır. Yeşil çatının yaz ve kış mevsimlerinde belirgin yalıtım özelliği sergilemesi, Antalya iklimin de bulunan akvaryum için en doğal iklimlendirme özelliği sağlamaktadır. Doğal çevrenin çatı üzerinde sürdürülmesi ile ısı adası etkilerinin en aza indirilmesi sağlanmış ve doğal çevrenin, biyolojik çeşitliliğin korunması hedeflenmiştir. Kent merkezlerinde yeşil alanlardan çok sert yüzeylerin olmasından dolayı yeşil kullanımı ile kent merkezine fayda oluşturmuştur. Yeşil çatı kullanımı ile serinletme ve hava kalitesine katkı sağlanmaktadır.