Merzifon Bedesten Restoran

Mi'mar Mimarlık projeyi şöyle anlatılıyor:

"Merzifon ilçesinin ticari merkezinin odağını oluşturan bedesten ve hanlar bölgesi geleneksel tarihsel kimliğini günümüze kadar taşımıştır. Yaklaşık 500 yıllık bir geçmişe sahip yapılar topluluğunun yaşatılması ancak yeni ve doğru işlevlerle mümkün olacaktır.

Restorasyonu Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından yaptırılmış olan bedestenin, restorasyon sonrası geleneksel lokanta olarak işletmek isteyen yatırımcı, mekanın yeniden planlanarak dekorasyonunun yapılması talebi ile konuyu bize aktardı. Bu projede yatırımcının, Merzifon bedestenin bir restoran olmaktan öte, geleneksel ve yerel yemek kültürünü yaşatma merkezi ile birlikte kültürel bir tesis olma özelliğine sahip olmasını hedeflemiş olmasıydı.

Yapılan restorasyonun mekanın özgünlüğüne zarar veren müdahaleler yeni planlama ile tekrar ele alındı ve tüm yeni eklentiler yapı cidarlarından tecrit edilecek biçimde detaylandırılarak uygulaması yapıldı.

Önceki restorasyonda yapılan çelik konstrüksiyonlu asma kat, yapı duvarlarından 30-40 cm kadar uzaklaştırılarak yapıdan koparıldı. Tüm yeni döşemeler revize edilerek yapı cidar ve payelerinden koparılarak özgün el yapımı tuğla ile kaplandı. Mekanın özgünlüğünü bozan tüm altyapı ve tesisat kanalları kaldırıldı.

Bu çerçevede restoran işlevine yönelik olarak düşünülen prensip kararlar şunlardır,

Mevcut yapının fiziksel durumu mutfak yapmaya elverişli olmadığından, Restoran için olmazsa olmaz olan, mutfağın yapı dışında oluşturulması planlanmış ve yapı içersinde servis bankosu düşünülmüştür.

Dekorasyon için seçilen oturma grupları, yapının tarihsel kimliğine uygun sedirler ve stilize edilmiş modern unsurları da barındırmasına özen gösterilmiştir. Sedirlerde kullanılacak kumaşlar, özel olarak üretilmiş lale desenli iki farklı renkte pamuklu yapıda terletmez özelliğe sahiptir. Ayrıca yastık ve minderlerde kullanılan süngerler yanmaz özelliğe sahiptir.

Aydınlatma:

Mevcut aydınlatma kablolaması için yapılan kablo kanallarının yapı ile ilişkisi ve montaj şekli görsel kirlilik oluşturduğundan tüm altyapı ve armatürler yeniden planlanmıştır.
Aydınlatmada, yapının özel konumu da dikkate alınarak az enerji tüketimi ve yapıya yönelik elektrik alanı/etkisi düşük LED aydınlatma sistemleri düşünülmüştür. Böylelikle hem daha düşük kesitlerde kablolama, hem de ışık renksel geri verimi en yüksek ve müdahale zamanı en uzun(50.000 saat mertebesinde) bir aydınlatma sistemi düşünülmektedir.

Yapının plan şemasından doğan simetri ve merkezi etki dolayısıyla orta kubbede sarkan geleneksel biçimde özel avize tasarlanmıştır.

Tasarlanan Aydınlatma neticesinde yapının otantik durumu zedelenmeden optimum aydınlık düzeyi ve nitelikli aydınlık rengi öngörülmüştür.

Kablolama sistemi yanmaz/ tutuşmaz standartlarda olup, tamamı ulaşılabilir sistemle yapıya en az müdahaleyle montaj edilmeye çalışılmıştır. Ayrıca armatürler gizli tutularak görsel olumsuzlukların en aza indirgenmesi sağlanmıştır. Çünkü aydınlatma prensibinde de olduğu gibi, elektrik armatürleri görülmesi için değil; ışık vererek göstermesi için olmalıdır.

Isıtma sistemi;

Mevcut restorasyon uygulamasında yapının ısıtılması ile ilgili herhangi bir çalışma olmadığından, aktif kullanılması düşünülen yapının ısıtılması gerekmektedir. Isıtma ile ilgili seçilecek sistemin yapının görselliğini bozmayacak olmasına özen gösterilmiştir. Bu bağlamda mevcut zemin üzerine yüzer döşeme ile, kaldırılması kolay detaylarda planlanmış yerden ısıtma sistemi düşünülmüştür. Elektrikli kombi sistemi ile çalışacak ısıtma sisteminin kolektörleri mevcut merdiven altında yer alan depolarda planlanmıştır."